Bu Blogda Ara

30 Nisan 2012 Pazartesi

KURU BÖRÜLCE PİYAZI

KURU BÖRÜLCE PİYAZI

Herkese mutlu bir hafta diliyorum,umarım sorunsuz ve her bakımdan muhteşem bir hafta olur hepimiz için.
  Sırada nefis bir piyaz tarifim var sizlere,aslında bu benim çok eski tariflerimden biridir fakat fotoğrafını ve tarifini güncelleyince tekrar yayına almak lazım dedim daha evvelkiler de olduğu gibi,kötü fotoğraflı tarifler yakın da bloğumdan tamamen kalkmış olacak inşallah, ama biraz daha zamana ihtiyacım var bu konuda.

Salata tariflerimize harika bir alternatif,üstelikte hem leziz hemde sağlıklı.
  Daha evvel denemediyseniz mutlaka denemelisiniz diyorum ve sizleri bol fotoğraflı bir postla baş başa bırakıyorum.
  Unutmadan daha evvel de deniz börülcesi salatasının tarifini vermiştim ona da bir göz atayım derseniz buraya TIKTIK   ....

MALZEMELER

2 su bardağı haşlanmış börülce
1 çay bardağı haşlanmış mısır
1/2 demet maydanoz
1/2 demet dereotu
1/2 demet taze nane
6-7 sap taze soğan
4-5 yaprak kıvırcık salata
4-5 adet kornişon turşu
tuz
sosu için:
1 adet limon
zeytinyağı
1 yemek kaşığı nar ekşisi
1-2 çay kaşığı pul biber
değirmen karabiber

KURU BÖRÜLCE PİYAZI
HAZIRLANIŞI

  Öncelikle haşlanmış börülceleri derin bir kabın içine alalım.İnce ince kıydığımız yeşillikleri,doğradığımız kornişon turşuyu, mısırı ve tuzunu da üzerine ilave edip harmanlayalım.Haşlarken attığınız tuzu da göz önünde bulundurarak tuzunu ayarlamayı unutmayın.
  Diğer taraftan sosunu hazırlamak için malzemelerimizi birbirine karıştıralım,ben kendi damak tadıma göre yaptım,sizde kendi damak tadınıza göre ayarlayabilirsiniz,mesela ekşiyi çok sevmiyorsanız limon miktarını azaltabilirsiniz,yağını da aynı şekilde kendi damak tadınıza göre ayarlayabilirsiniz.

  Yalnız tadını en çok sosundan aldığını da unutmayalım,sosu ne kadar bol olursa o kadar leziz olur,hatta ekşiyi çok seviyorsanız limonunu yada nar ekşisini tadına baktıktan sonra bir miktar daha artırabilirsiniz.Ama tadını kontrol etmeyi unutmayın derim.acısını da aynı şekilde ben 1 çay kaşığı kattım ama azaltabilir yada çoğaltabilirsiniz.
Sosunu hazırladıktan sonra üzerine döküp güzelce karıştıralım ve en az yarım saat bekletelim  ki sosunu iyice çeksin.Ardından soğuk olarak afiyetle yiyebiliriz.
KURU BÖRÜLCE PİYAZI

Notlar:
    Not 1:   kuru börülce haşlanınca simsiyah suyu çıkar,süzdükten sonra fazla hırpalamadan iyice durulamalısınız.
    Not 2:  börülceleri haşlarken içine mutlaka biraz tuz ilave edelim ki içine çeksin,ama salatayı hazırlarken de haşlarken attığımız tuzu göz önünde bulundurmayı unutmayalım.
    Not 3:  salatanın sosunu döktükten sonra en az yarım saat bekletelim ki sosunu iyice çeksin.Ayrıca içine yakışacağını düşündüğünüz başka malzemeleri de ekleyebilirsiniz,tercih size kalmış.
AFİYET OLSUN...

                                                 Twitter :    Reyhan Ksc
                                                 instagram :  reyhanksc
                                                 facebook:   anne eli gibi

28 Nisan 2012 Cumartesi

ISPANAKLI TAVA BÖREĞİ

ISPANAKLI TAVA BÖREĞİ VE BİRİ BİZİ TIRTIKLIYOR:)

Herkese mutlu,sorunsuz bir hafta sonu diliyorum..

  Sırada yine ıspanaklı,pratik bir o kadar da nefis bir börek tarifim daha var sizlere,malum ıspanak bitti biter,zamanı geçmeden onuda taslaktan çıkarayım dedim.Zaten bayağı olmuş börek tarifi vermeyeli en azından telafi etmiş olalım değil mi?
  Bu böreğin fotoğrafını çekmek oldukça zor oldu benim için,pazar sabahı kurt gibi iki erkek aç beklerken azıcık bekleyin birkaç poz alıp geliyorum demek bayağı zor oluyor,neyseki börek çok sıcaktı o arada soğumuş da olur dedim de eşim biraz sustu^:^

   Ama gelin görün ki aynı şeyi Yağız beyimiz için söyliyemiyorum,özellikle dilimledikten sonra onu tutmak zor oldu ki üstteki fotoğrafa bakarsanız,pek rahat durmadı,tırtıklarken yakaladım yine onu,takip edenler hatırlarlar belki, daha evvel aynı pozu narlı,zeytinli patates salatasında da yakalamıştım ^:^
 Neyse ki birkaç poz aldım afiyetle yedi paşam o da rahatladı bende.
Daha evvelde peynirli tava böreğinin tarifini vermiştim ,aralarında çok fark yok aslında ,tek fark iç malzemesi,ona da göz atmak isterseniz BURADAN ulaşabilirsiniz diyorum ve geçiyorum yeni tarifime...


MALZEMELER

2 adet günlük taze yufka  (tavanız çok büyükse 3 adet kullanabilirsiniz)

ıspanaklı harç için:
400 gr ıspanak
2 yemek kaşığı sıvıyağ
1 orta soğan
1/2 yemek kaşığı domates salçası
tuz
taze çekilmiş karabiber
pul biber

sosu için:
1 küçük kase süt
1-2 yemek kaşığı sıvıyağ

pişirmek için bir miktar sıvıyağ




ISPANAKLI TAVA BÖREĞİ

HAZIRLANIŞI

   Öncelikle iç harcını hazırlamak,için yağımızı tencereye alıp,ısıtalım.Yemeklik doğranmış soğanlarımızı ekleyip kavurmaya başlayalım,ardından salçayı da ekleyip biraz daha kavuralım ve doğranmış,temizlenmiş ıspanakları ilave edip, harlı ateşte suyunu salmasına izin vermeden kavuralım.En son tuz ve baharatlarını ekleyip,karıştırıp ocaktan alalım.

   Ardından tavamızı biraz yağlayalım ve ilk yufkayı yayalım.Fazlalık kısmını tavadan sarkıtalım,en son üzerine kapatacağız.Yağ ve süt karışımından biraz döküp, ikinci yufkayı ve eğer tavanız büyükse kullanacaksanız üçüncü yufkayı birkaç parçaya bölelim.Böldüğümüz yufkaların tavayı kaplayacak kadar birkaç parçasını ikinci kat olarak atalım,tekrar yağ ve süt karışımından biraz döküp ıspanaklı harcımızın eşit bir şekilde tamamını yerleştirelim.ardından kalan yufkaları da harcın üzerini kapatacak şekilde kapatalım ,yağ ve süt karışımından döküp,kenarlardan sarkan yufkayıda üzerine kapatıp,kalan yağ ve süt karışımını da üzerine gezdirip,böreği ocağa alalım.Altının her yeri nar gibi kızarana kadar pişirelim,sonra  kapak yardımıyla tersini çevirip diğer yüzünü de kızartıp ocaktan alalım.

    Yalnız ben tavanız büyükse 3 adet kullanın dedim ama çok da kalın olmamasına dikkat edin içi hamur kalmasın,tava küçükse iki adet yufka,büyükse 2,5 yufka da kullanabilirsiniz.
ISPANAKLI TAVA BÖREĞİ
    Piştikten sonra dilimleyip ılık olarak servis edelim.


AFİYET,ŞEKER OLSUN...

27 Nisan 2012 Cuma

ISPANAKLI ,GALETA UNLU BÖREK



ISPANAKLI ,GALETA UNLU BÖREK

Herkese hayırlı,bereketli cumalar olsun..

  Sırada pratik ama bir o kadar da nefis bir börek tarifim var sizlere ve nedendir bilmem,bu defa lafı hiç uzatmadan hemen tarifime geçiyorum,kendinize iyi davranın lütfen ^:^

  Bu arada ,tarifimi çay kahve bahane etkinliği için sevgili pastaeli  arkadaşıma ve porselen demlik çay saati etkinliği için ,sevgili paşasoframa gönderiyorum,kolay gelsin kızlar..

MALZEMELER

1 kg günlük hazır yufka (mutlaka taze olmalı)

sos için:
1 kase süt
2-3 yemek kaşığı sıvıyağ

bulamak için:
2 adet yumurta  (yetmezse 1 tane daha kırılabilir)
yeteri kadar galeta unu

ıspanaklı harç için:
1 kg kadar ıspanak
1 adet büyük kuru soğan
100 gr kıyma
1 yemek kaşığı domates salçası
3-4 yemek kaşığı sıvıyağ
tuz
taze çekilmiş karabiber
pulbiber




ISPANAKLI ,GALETA UNLU BÖREK


HAZIRLANIŞI

   Öncelikle iç harcını hazırlamak için,tencereye yağımızı alıp,ısıtalım ve kıymayı ekleyip kavuralım ardından yemeklik doğranmış kuru soğanı ekleyip kavurmaya devam edelim ,salçayı da ekleyip bir iki çevirip ıspanakları da atalım ve hararetli ateşte su bırakmasına izin vermeden pişirelim.En son tuz ve baharatlarını da ekleyip ocaktan alalım.

   Ardından yufkaları dörde bölelim ama bir adet yufkadan iki tane börek çıkaracağız.
İki parçayı üst üste koyalım,çünkü günlük yufka çok ince oluyor tek parça sararken yırtılır.yufkanın üzerine hazırladığımız süt ve sıvıyağ karışımından döküp,ıspanaklı harçtan yayalım,ben bol malzeme koydum bol malzeme bol lezzet demektir.Ne sıkı ne de gevşek olmayacak şekilde rulo olarak saralım.Bütün yufkalara aynı işlemi uygulayalım.
  En son hazırlanmış börekleri önce çırptığımız yumurtaya sonra da galeta ununa bulayıp,yağlanmış fırın tepsisine yerleştirelim.tüm böreklere aynı işlemi uygulayıp ,önceden ısıtılmış 200 dereceli fırında nar gibi kızarana kadar pişirelim.

    Ilık olarak servis edelim.



ISPANAKLI ,GALETA UNLU BÖREK

AFİYET,ŞEKER OLSUN...

26 Nisan 2012 Perşembe

KREMALI PIRASA ÇORBASI

KREMALI PIRASA ÇORBASI
Herkese merhabalar.
   Artık iyiden iyiye bahar geldi gibi görünüyor ama ben hala çorba tariflerimi bitiremedim,gerçi ben zaten yaz kış çorba içerim ve ara ara yazın da çorba tarifi vermeyi düşünüyorum fakat daha hafif ve belki soğuk çorbalar olacak.
  Sırada tamamen doğaçlama yaptığım ve çok beğendiğim bir çorba tarifim var,ah birde benim kuzu yese ama yok yemiyor işte,halbuki eskiden onu öyle sağlıklı,sebze,meyve ağırlıklı beslerdim ki,herkes parmağıyla gösterirdi.
   Ne zaman birazcık büyüdük anneye itiraz etmeye başladık:(
Beyimiz sadece layla (yayla) çorbası,tahrana (tarhana ) çorbası ve tavuk çorbası yermiş,mutlaka beyaz olmalıymış,mış mış mış,adam olduk kendimize menü seçiyoruz^:^
  Neyse efendim artık bundan sonra başka konularda da kendi özgür iradesini kullanmak isteyeceğine göre bu duruma alışmak gerek,ama mücadeleye de devam.
    Eğer pırasa ve kremalı çorbaları seviyorsanız tam size göre diyorum ,denemelisiniz.

    Ayrıca tarifimi çorbalarımız etkinliği için sevgili piti piti ' ye gönderiyorum ve kolaylık diliyorum.
Diğer çorba tariflerime BURADAN ulaşabilirsiniz.

MALZEMELER

2 sap pırasa
1 adet orta boy patates
2 yemek kaşığı sıvıyağ
2 yemek kaşığı tereyağı
3-4 su bardağı tavuk suyu
2 tutam taze nane
2 tutam  maydanoz
2 tutam dereotu
1/2 paket krema
tuz
taze çekilmiş karabiber
pul biber (isteğe bağlı,ben kullanmadım)
KREMALI PIRASA ÇORBASI
HAZIRLANIŞI

Öncelikle tencereye yağlarımızı alıp ısıtalım ve önce soyup küp küp doğradığımız patatesleri,ardından da doğranmış pırasaları ekleyip biraz çevirip tavuk suyunu ekleyip,kaynatalım.Kaynayınca altını kısıp pişmeye bırakalım.
  Patates ve pırasalar yumuşayınca içine maydanoz,nane ve dereotunu da atıp,güzelce blendırdan geçirelim.
Kremayı bir kaseye alıp çatalla çırpalım ve yavaş yavaş çorbadan ilave edip karıştıralım ki krema kesilmesin.
  Ilıyan kremayı yavaşça ve karıştırarak çorbaya ekleyelim biraz karıştırıp bir iki taşım daha kaynatalım.Bu aşama da kıvamını kontrol edip eğer koyuysa biraz daha kaynar su ilave edebiliriz.En son tuz ve baharatlarını da ekleyip,karıştırıp ocaktan alalım.
Sıcak olarak servis edelim...

AFİYET OLSUN...

                                                     Twitter :    Reyhan Ksc
                                                     instagram :  reyhanksc
                                                     facebook:   anne eli gibi

25 Nisan 2012 Çarşamba

ÇAĞLA SALATASI ve SEN KİMSİN ?

ÇAĞLA SALATASI

Herkese merhabalar.
 Sırada değişik,bir o kadar da leziz bir salata tarifim var.
     Aslında ben bu tarifi geçen sene eski bloğumda paylaşmıştım,o zaman da oldukça ses getirmişti arkadaşlarım çok değişik bulmuş,beğenmişlerdi.
  O günden bugüne hala kimse de bu salata tarifini görmedim,yani hala çağladan salata olacağını bilmeyenler var.Bende hazır hem fotoğrafını hemde tarifini güncellemişken sizler için tekrar yayınlamak istedim.
  Eğer çağla seviyorsanız mutlaka deneyin derim,çok farklı bir lezzet,herkesin damağına uyar mı bilemiyorum ama biz çok seviyoruz,özellikle de ben bayılıyorum.
  Yok ben çağlayı sadece meyve olarak yerim salatası olmaz derseniz,o zaman meyve olarak yemeye devam^:^

   Bu arada tam tarifi değil ama sanırım çağladan salata yapma fikrini nilay'dan almıştım,sanırım diyorum çünkü; o zaman blog sahibi değildim o nedenle de kimden aldığımı not etme gereği duymazdım,ben tarifi kendime göre uyarladım ama fikir anası tatlı arkadaşım nilay'dır ^:^
 Buradan ona kocaman sevgilerimi gönderiyorum.

MALZEMELER

250 gr çağla badem
1 diş sarımsak (iri)
6-7 adet bütün ceviz içi
dilediğiniz kadar yoğurt  (ben 9-10 kaşık kadar kullandım)
2 yemek kaşığı zeytinyağı
tuz

HAZIRLANIŞI

   Öncelikle yıkayıp,çekirdeklerini çıkardığımız çağlaları ve cevizleri rondodan geçirip bir kaseye alalım.üzerine zeytin yağını,rendelenmiş sarımsağını,tuzunu ve yoğurdunu döküp,iyice harmanlayalım.
   Tuzunu çok dikkatli atalım,çünkü çok az katmama rağmen yinede bana tuzlu geldi,en son tuzunu atın ,ve mutlaka kontrol edin.
  Güzelce harmanladığımız salatamızı servis tabağına alıp çağlayla süsleyip soğuk olarak servis edelim.
.
AFİYET OLSUN...



Sizlere bugün yine bir filmden bahsetmek istiyorum.İzleme fırsatı buldunuz mu bilmiyorum ama ben sonunda izledim ve izlemek isteyenler içinde film hakkındaki fikirlerimi yazayım istedim   DEVAMI İÇİN TIKLAYIN>>

                                                 Twitter :    Reyhan Ksc
                                                 instagram :  reyhanksc
                                                 facebook:   anne eli gibi

24 Nisan 2012 Salı

KAĞITTA LEVREK




Günaydınn.
  Sırada taslakta kokmadan yayınlanmayı bekleyen harika bir balık tarifi var.Siz levrek sever misiniz bilmiyorum ama ben çok seviyorum,onu biliyorum.
  Her pişme yöntemiyle severim ama tavada pek olmuyor ,yapışıp kalıyor ızgarada da öyle ama o lezzet için değer sanırım.En garanti şekli fırında oluyor,sağlıklı,pratik,temiz ve lezzetli.
  Eşim pek sevmese de ben fırında balık severim ve sadece kendim için bile olsa yapıp yerim artık,o isterse yesin!!
 Şaka şaka onu mahrum bırakır mıyım,ona da tavada yaparım artık  ^:^
 Neyse efendim artık geçelim tarifimize..


MALZEMELER

2 adet levrek
1/2 limon
1/4 demet maydanoz
zeytinyağı
tuz
1 dal taze soğan
1 küçük kuru soğan
4 adet defne yaprağı
taze çekilmiş karabiber
yağlı kağıt


HAZIRLANIŞI

   Öncelikle balıklara uygun iki adet yağlı kağıdı keselim ve temizlenmiş balıkları  kağıtlara yerleştirelim.üzerine ve içine tuz,taze çekilmiş karabiber serpelim.ince kıyılmış maydanoz,taze soğanı, limon ve kuru soğan dilimlerini de hem içine hem dışına eşit bir şekilde serpiştirelim.
  defne yapraklarını da üzerine ve içine yerleştirip,en son biraz zeytinyağı gezdirip, yağlı kağıda güzelce saralım ve fırın tepsisine alalım.
   180 dereceli fırında arada kontrol ederek pişirelim.

   Piştikten sonra,yağlı kağıttan dikkatli bir şekilde çıkarıp servis tabağına alalım, yanına da mis gibi bir salata,soğutmadan afiyetle yiyelim.
AFİYET OLSUN...
                                                     Twitter :    Reyhan Ksc
                                                     instagram :  reyhanksc
                                                     facebook:   anne eli gibi

23 Nisan 2012 Pazartesi

23 NİSAN ve ARMUT DİBİNE DÜŞTÜ :)


  Öncelikle tüm çocukların ve çocuk kalanların 23 nisan çocuk ve egemenlik bayramlarını kutluyor, o minik yanacıklarından öpüyor ve Mustafa Kemal Atatürk 'ü saygıyla anıyoruz.
     Büyüklerimize de musmutlu bir hafta diliyorum.


  Ve ''armut nasıl dibine düşmüş'' oraya gelelim :)


Geçtiğimiz hafta sevgili yasemin 'den çok güzel bir davet maili aldım.Beni maggi'nin ''23 nisan çocuk ve eğemenlik'' bayramı için düzenlediği ''blogger anne ve çocukları'' workshop'una davet ediyordu.
 Bu davet beni çok mutlu etmişti Yağız'ımla yaşadığım her anın benim için ne demek olduğunu kelimelerle anlatamam sanırım.Perşembe günü kuzumla düştük yollara,ilk başta biraz çekingenlik yapmış olsa da o da çok memnundu halinden.

 Önce mamalarımızı birlikte hazırladık, sonrada bir güzel hüplettik^:^
Tabi yeni yeni arkadaşlarımız da oldu,hepsi o kadar şeker ve enerji doluydu ki biz onlara yetişemedik.
  Kısacası çok güzel bir gündü,katıldığım en güzel workshop'tu diyebilirim.
O kadar çok fotoğraf çekmişiz ki,seçim yapmak oldukça zor oldu,yayınladıklarım devede sadece bir kulak desem hiç yalan olmaz sanırım,yani bol fotoğraflı bir post sizi bekler,keyif alacağınızı umuyorum.





     sevgili yasemin'e , maggi'ye hem bu güzel günü organize ettikleri için hemde güzel hediyeleri için teşekkür ederim.
 Ayrıca eğitmen şefimiz Özden Yılmaz'a hepimizle tek tek ve itinayla ilgilendiği için çok teşekkür ediyorum.





İlk diplomamızı da aldık,gururluyuz :)



Kumpiri yaparken anneye birde gülücük atıp poz verelim ...



Sevgi yumağı gibiyiz,maşallah:)




Veee kumpirimiz artık hazır,beraber bir selam çakalım herkese ^:^


Şimdi de ayıcıklı kurabiyemiz var,önce hamuru yoğuralım...



Merdanemiz de geldi artık açabiliriz..








Şimdi yumuk ellerimizle süsleme zamanı..





Sırada karışık salatamız var..







Salatamız da hazır ve biz pek mutluyuz ^:^


Sırada en sevdiğimiz şey hamburger var ama önce şefimiz pişirsin (;






yaptıklarımızı hüpletirken:)






Küçük adamım benim:)

Bu da diplomamız..








Çıkışta kısa bir park maceramız da oldu mecburen..

SAĞLICAKLA KALIN...

20 Nisan 2012 Cuma

Mıhlama (Kuymak) Yapımı ve Püf Noktaları



Herkese merhabalar.

Sırada nefis herkesin farklı yaptığı isminin yöreye göre değiştiği ama aslen Karadeniz yemeği olan mıhlama var.Mıhlama yapmak çok kolay gibi görünse de aslında o kadar da kolay değildir,en azından iyi mıhlama yapmak,tutturmak biraz tecrübe işi sanırım.ilk mıhlama yapmak istediğimde netten biraz araştırmıştım,çünkü annemin yada bir başkasının elinden hiç yememiştim,o dönemde ilk denemem olacağı için ölçüler çok abuk gelmemişti çünkü ne yemiştim ne de yapmıştım.Ama yinede Allah Allah dedirtmişti,şimdi zamanla olması gerektiği gibi bir tarifi kendime kendime oluşturunca o tarifleri verenlere çok kızıyorum.1 su bardağı suya 1 su bardağı mısır unu olur mu hiç?
Kopyala yapıştır yada oradan buradan duyup yazarsan oluyor işte.Neyse o günler çok ziyan verdim sonrada bir daha mıhlama tarifi bakmadım.
Beni bu yazıyı yazmaya iten de bu oldu sanırım.


Yalnız şunu da unutmamak lazım ki birçok yörenin kendine has aynı yada farklı adla mıhlama tarifi var,kimisi, bizim gibi peynirini bol koyar,kimisi mısır ununu daha çok koyup çok az peynir koyuyor.Kimisi sütle kimisi de suyla yapıyor,biz en çok bu halini seviyoruz, yani bol peynirli .
Şimdi sizlere dilim döndüğünce deneyerek bulduğum püf noktalarını yazacağım,eğer sizlerinde önerileri varsa açığım, hemen o şekilde de dener yazıma eklerim zaten denedikçe yeni bir püf noktası bulursam yazıma ekleyeceğim.

Bu arada,Anne eli gibi'yi instagram'da takip etmek isterseniz Bu linkten ulaşabilirsiniz.


MIHLAMA YAPMANIN PÜF NOKTALARI

#En önemlisi malzemenizin kalitesi,tereyağı,peynir ve mısır ununun kalitesi oranında başarı sağlarsınız.
#Tereyağının piştikten sonra üzerine çıkmasını istiyorsanız (ki benim en büyük sorunum buydu ve kimse bununla ilgili yazmamıştı) tereyağı tavada eritip hemen mısır ununu eklemeyin,yağı yakmadan fokur fokur kaynatın ondan sonra ekleyin mısır ununu.
#peyniriniz mutlaka eriyen,kaliteli bir peynir olsun,Trabzon kolot peyniri ya da dil peyniri en iyi sonucu veriyor ama ben bazen kaşar peyniriyle bile yapıyorum yinede güzel oluyor.
#peynirini kattıktan sonra biraz eritip mutlaka kısık ateşte kendi haline bırakın,arada karıştırın dibi tutmasın ama çokta müdahale etmeyin.Eğer çok karıştırırsanız peynir içinde kaybolacaktır,dolayısı ile yerken uzayan o meşhur görüntü kaybolacaktır.
#En son mutlaka tereyağı üzerine çıkmış olmalı,yoksa pişmiş sayılmıyor maalesef ,buna dikkat edip ocaktan öyle alın.Ve daha bol tereyağlı olsun isterseniz,pişmeye yakın üzerine biraz daha tereyağı ilave edebilirsiniz.
#mutlaka sıcak tüketin yoksa ilk lezzeti bulamazsınız.
#içine katacağınız yarı yarıya süt daha lezzeti olmasını sağlayacaktır.
#Lezzetli olsun istiyorsanız tereyağından kaçmayın derim,ben biraz kaçtığım haliyle verdim ölçüyü ,sağlık açısından bir probleminiz yoksa biraz daha katabilirsiniz ama mutlaka köy tereyağı olsun derim.
#İlk yaptığınızda başarılı olamayabilirsiniz bunu da aklınızdan çıkarmayın,yukarıda da dediğim gibi kolay görünen ama biraz tecrübe el alışkanlığı isteyen bir yemektir.
#mısır ununu rengi dönene kadar  ama yakmadan iyice kavurun,hazır kavrulmuş mısır unlarından da kullanabilirsiniz o zaman daha çabuk kavruluyor.
#Tuz miktarını peynirin türüne göre ayarlamanızı tavsiye ederim,dil peyniri gibi tuzsuz bir peynir kullanırsanız bu ölçüye 1 çay kaşığı yeterli olacaktır,tuzlu peynir kullanırsanız tuz miktarını azaltmalısınız hatta hiç katmaya da bilirsiniz,tercih sizin.

Şimdilik benden bu kadar ,eklemem gereken bir madde olursa yazımı tekrar güncelleyeceğim,sizden de öneriler bekliyorum.
MIHLAMA (KUYMAK)

MALZEMELER
2 dolu dolu yemek kaşığı  tereyağı
(eğer sağlık sorununuz yoksa ,tereyağı seviyorsanız 1 kaşık daha katabilirsiniz daha lezzetli oluyor)
2 yemek kaşığı mısır unu
(ben kavrulmuş kullandım)
1 su bardağı su ve süt karışımı (200 ml)
1,5 -2 su bardağı kadar ince dilimlenmiş eriyen peynir  
(Trabzon kolot peyniri,çeçil peyniri,dil peyniri yada kaşar peyniri olabilir)
yarım çay kaşığı tuz
(dil peyniri gibi tuzsuz peynir kullanırsanız tuz miktarını biraz daha artırabilirsiniz)



HAZIRLANIŞI
Öncelikle tereyağı tavaya alıp kızdırın,yakmadan fokur fokur kaynamasını sağlayın.Yağ kızınca mısır ununu ekleyip rengi hafif dönene kadar kavurun.Ben kavrulmuş mısır unu kullandığım için çok fazla kavurmadım.
Ardından su ve süt karışımını,tuzunu ekleyip,karıştırıp kaynamaya bırakın.Kaynayınca içine peynirini atıp ocağın altını iyice kısın,bir iki karıştırıp, peynirin erimesini sağlayın.Tereyağı üzerine çıkana kadar kısık ateşte çok müdahale etmeden pişirin.
Tereyağı üzerine çıktıysa mıhlamanız hazır demektir.Bu aşamadan sonra dilerseniz üzerine 1 tatlı kaşığı tereyağını bir cezvede eritip üzerine dökebilirsiniz.
Sıcak olarak servis edin.
Afiyet olsun...

Anne eli gibi'yi instagram'da takip etmek isterseniz Bu linkten ulaşabilirsiniz.


Twitter :    Reyhan Ksc
instagram :  reyhanksc
      
facebook:   anne eli gibi
   

KUTLU DOĞUM HAFTASI




pencil Adı güzel, kendi güzel Muhammed
Canım kurban olsun senin yoluna,
Adı güzel, kendi güzel Muhammed,
Şefâat eyle bu kemter kuluna,
Adı güzel, kendi güzel Muhammed

Mü'min olanların çoktur cefâsı,
Ahirette olur zevk-u sefâsı,
On sekiz bin âlemin Mustafâ'sı,
Adı güzel, kendi güzel Muhammed

Yedi kat gökleri seyrân eyleyen,
Kûrsûn üstünde cevlân eyleyen.
Mi'râcda ümmetin Hak'dan dileyen,
Adı güzel, kendi güzel Muhammed

Ol çâriyâr anın gökler yâridir,
Anı seven günahlardan beridir,
On sekiz bin âlemin serveridir, 
Adı güzel, kendi güzel Muhammed

Aşık Yunus neyler iki cihânı sensiz,
Sen Hak Peygambersin şeksiz, gümânsız
Sana uymayanlar gider imânsız,
Adı güzel, kendi güzel Muhammed.

Kaynak:dersimiz.com

..............................

Herkese hayırlı ,bereketi bol bir cuma diliyorum.
  Hepimizin de bildiği gibi bu hafta sevgili peygamber efendimizin doğduğu hafta olarak kabul ediliyor yani; kutlu doğum haftası,hatta bugün son günü diyebiliriz.
  O kadar şanlı bir insanmışız ki ona ümmet eylemiş rabbim bizi ama biz bunu ne kadar iyi biliyor ve değerlendiriyoruz o kısmını pek bilemiyorum.
Rabbim, hepimizi efendimizin şefaatine nail eylesin inşallah.

   Bu hafta umarım hayırlarla geçmiş bereketli bir hafta olmuştur hepimiz adına ve tabi bundan sonraki haftalarında öyle olması dileğiyle.

SAĞLICAKLA KALIN...